Evliliğe Hazırlık Sürecinde Evlilik Öncesi Terapi

Evliliğin eşler açısından doyum verici olabilmesi için evlilik öncesi bilinçli hazırlık gerekir. Boşanma oranlarının her geçen gün arttığını birçok kişi bilir, ancak çarpıcı bir gerçek daha var; evlenmeye hazırlanan çiftlerde de ilişkiyi bitirme oranları giderek artıyor. Bunun en temel nedenleri iletişim problemleri ve gerçekçi beklentiler oluşturamamak. Çiftler evlenme kararı aldıktan sonra kendilerini çok mutlu hissedeceklerini düşünüyorlar ancak durum hiç de böyle olmuyor. Evlilik ile ilgili deneyime,  bilgiye sahip olmadıkları için ve çevrelerindeki kişiler tarafından evliliğin zor yönleri daha fazla vurgulandığı için yoğun bir baskı hissediyorlar. Bu durumun üstesinden gelemeyen çiftler evlenme kararından vazgeçebiliyorlar. Evliliğin emek isteyen bir ilişki olduğu herkes tarafından kabul edilir ancak bu çaba evlenmeden önce başlamalıdır. Evliliğin sağlam temeller üzerine kurulması ilerleyen dönemler için çok büyük önem taşır. Bu nedenle evlilik öncesi terapi giderek yaygınlaşmaktadır.

 

Evlenmeden önce…
Hayatınızda yeni bir dönemi başlatacak olan evlilik kararını almak hiç de kolay değildir. Maddi ve manevi sorumluluklar, ömür boyu bağlılık, özgürlüklerin kısıtlanması ve daha birçok neden kafanızı karıştırmaya yeter de artar. Bu yüzden kesin kararınızı vermeden önce, kendinizi, evlenmeyi düşündüğünüz kişiyi, evliliği ve beklentilerinizi gerçekçi bir biçimde değerlendirmenizi sağlayacak bir evlilik öncesi eğitim programına katılmanız çok yararlı olacaktır.
Evlilik kararı almaya çalışırken kendinizi baskı altında hissedebilir ve hatta oldukça stresli günler yaşayabilirsiniz. Evlilik öncesi eğitim, hissettiğiniz karmaşanın çözümlenmesine katkı sağlayacaktır.


Evleneceğiniz kişiyle yüzleşme

İlişkinin başladığı ilk an ve ilk günler, daha sonra yaşanacak ilişkinin tarzını belirlemede adeta mucizevi bir yol göstericidir. Sorunlar çıktığında, “zaten ilk tanıştığımızda onun bu yönünü görmüştüm, ama geçer ya da değişir diye düşündüm, önemsemedim” denilir. Oysa roller ilk anlarda belli olur. Bu nedenle ilk tanışma anınızı ve gözlemlerinizi düşünün. Sizi neler etkilemiş, neler hoşunuza gitmiş, neler gitmemişti? Bunları belirlemeniz size ilişkide yol gösterir. Bu yol haritası ortaya çıkarken sizin kişiliğiniz ve partnerinizin kişiliğiyle ilgili bazı özellikleri fark edersiniz.

İlişkiniz ne kadar süredir devam ediyor? Onun nelerden hoşlandığını ya da en çok neye kızdığını bildiğinizden emin misiniz? İlişkinizin süresinin evlenmek için yeterli olup olmadığı kesinlikle sizin kişisel kararınıza bağlıdır. Bu nedenle sizin için neyin doğru olduğuna sadece kendiniz karar verebilirsiniz. Evliliğiniz boyunca birbiriniz hakkında her gün yeni şeyler keşfetmek size eğlenceli gelebilir, ancak evlenmeden önce evleneceğiniz kişiyle ilgili ne kadar çok şey bilirseniz, evlendikten sonra katlanamayacağınız davranışlarla karşılaşma riskini o kadar azaltmış olursunuz.


Evlenmeden önce sorunlara hazırlıklı olun
Evliliklerde eşler arasında farklılıklar ve sorunlar yaşanması kaçınılmazdır ancak birliktelikleri yürüten özellik, esnekliktir. İşte bu esnekliği gösterebilmek için ‘farkında olmak’ zorundasınız. Kendinizin ve partnerinizin iyi ve kötü yanlarının farkında olmanız sağlıklı bir birliktelik kurabilmeniz için gereklidir. Bu farkındalığı kazanmak da ancak profesyonel bir ‘üçüncü göz’ün yardımıyla mümkün.

Bir insanın beş özelliği çok hoşunuza gidiyor, ama üç özelliğini sevmiyorsunuz. Peki bu yüzden sevdiğiniz kişiyi bırakacak mısınız? Amaç sizi rahatsız edebilecek o üç özelliğe karşı hazırlıklı olmanız. Çeşitli konularda ters düşmeniz mutlaka sorunlar yaşanacak anlamına gelmez. Ancak bu ters düşmeler ileride ayağınıza takılabilir. Evlilik öncesi eğitim seanslarında, ileride ilişkide patlak verebilecek bir kriz anında yapılması gerekenler üzerinde durulur.

 

Nasıl bir evlilik istediğinize dair partnerinizle aynı fikirde misiniz?

Sizin ve evleneceğiniz kişinin evlilikten ve hayattan beklentileriniz ne kadar uyumlu? Her ne kadar farklı olan bazı beklentileriniz üzerinde anlaşma ümidiniz olsa da hepsi için aynı şeyi söylemek imkansız. Birbirinizin beklentilerine -hepsine olmasa da en azından bir kısmına- cevap verebileceğinizden emin olmalısınız.

Evlenmeden önceki ilişkiniz evliliğinizin gidişatına dair ipucu verse de bazı noktaların karanlıkta kaldığı da bir gerçektir. Bu noktaları açığa çıkarmak ve evliliğinizi mutlu bir şekilde devam ettirmenizi sağlayacak becerileri kazanmak evlilik öncesi eğitimle mümkündür. Unutmayın ki evlenmek size mutluluk, romantizm ya da güven getirmeyecek, bunu başarmak için sizin ve eşinizin gayreti gerekecek.

Evlilik kararı verilirken nelere dikkat edilmelidir?
Evlilik kararı verirken öncelikle bireyler kendilerine “evliliğe hazır mıyım?”, “bu kişi benim için doğru kişi mi?” sorularını sormalıdır.

Bu önemli karar verilirken mantık kesinlikle devre dışı bırakılmamalıdır. Aşkın ya da sevginin tüm sorunlarını aşmaya tek başına yeterli olmadığı bilinmelidir. Bireyler evlenmeyi düşündükleri kişiyi sadece içinde bulunduğu dönemdeki rolü ile değil farklı rolleri de (anne olma, baba olma, koca olma, ev hanımı olma vb.) göz önünde bulundurarak değerlendirmelidir. Birey, eş olarak düşündüğü kişiyi değişik rolleri ile değerlendirirken kafasındaki soru işaretlerini mutlaka paylaşmalıdır.

Bireyin eşini değerlendirmesi kadar kendisini de evlilik yaşantısındaki roller ve sorumluluklar açısından değerlendirmesi önemlidir. Yeni bir aile kurmanın sorumluluğu, eş olmanın ve ebeveyn olmanın sorumluğu düşünülerek evliliğe adım atılmalıdır.

Çiftlerin kendilerini, eşlerini ve evliliği gerçekçi olarak tanımaları, ileride uyumlu bir evlilik yaşantısına sahip olmalarının birinci koşuludur. Kendi problemlerini fark edememiş, çözümleyememiş bir kişinin evleneceği kişiyi de sağlıklı olarak değerlendirmesi ve tanıması mümkün olamaz. Evlilik ile ilgili gerçekdışı ve aşırı iyimser beklentileri olan bireyler evliliğin gerçekleri ile karşılaştıkları zaman kaçınılmaz olarak hayal kırıklığı yaşayacaklardır.

Evlilik öncesi sunulan vaatler aldatıcı olabilir
Evlenmeyi planlayan çiftlerin birbirlerini tanıdıkları kabul edilir ancak bununla birlikte şunu da unutmamak gerekir ki, evlilik öncesi karşı tarafı ‘gerçekten’ tanımak çok da kolay değildir. Özellikle tanıştıktan kısa süre sonra evliliğin gündeme geldiği ilişkilerde, tarafların birbirlerine genel anlamda ne kadar dürüst oldukları öncelikle irdelenmesi gereken konudur. İnsanların kendilerini olduklarından daha iyi gösterme çabası içinde oldukları bilinmelidir. Olumlu benlik sunumu adı verilen bu durum az ya da çok herkeste görülür. Bazıları yeni tanıştıkları kişiye kendilerini olduklarından daha iyi gösterebilmek için olumsuz özelliklerini gizler, olumlu yönlerini abartır, gerçek olmayan vaatlerde bulunur, hatta yalana başvurabilir. Çiftler arasında bir güven problemi varsa, geleceğe yönelik vaatlere inanılması doğru olmaz. Ayrıca partnerine güvenen bir kişinin bile yapılan vaatlerin gerçekçilik düzeyini değerlendirmesi, ne denli gerçekleşebilir olduğu ve gerçekleşmemesi durumunda bunun evliliğe ne şekilde yansıyacağını düşünmesi gerekir. Durum ne olursa olsun verilen sözlerin tutulamama ihtimali her zaman vardır. Bu ihtimal düşünülmeli, gelecekte hayal kırıklığı ve pişmanlık yaşanmaması için bu durumun kabul edilip, edilemeyeceği önceden değerlendirilmelidir.

Bireysel Terapi Nedir?
Sağlıklı bir yaşam sürebilmenin ön koşulu fiziksel ve ruhsal açıdan sağlıklı olabilmektedir. Günlük yaşamın telaşı içinde çoğu insan kendisinin, yaşadıklarının, duygu ve düşüncelerinin farkında olamamaktadır. Bireysel terapide hedef, bedensel ve ruhsal açıdan kişinin kendinin ve sorunlarının farkında olmasını, yaşadığı problemleri çözme becerisi kazanmasını böylelikle kendisiyle ve çevresiyle uyum içinde yaşamasına yardımcı olmaktır.

Bireysel Terapiden Kimler Yararlanabilir?
Kendisini ve yaşamını önemseyen, çevresiyle ve kendisiyle barışık yaşamak isteyen, problemlerinin farkında olan ya da yaşadığı problemleri fark etmek isteyen herkes yetişkin terapiden yararlanabilir. Bireysel terapi ayrıca günümüzde birçok ruh sağlığı sorununda da etkili olabilmektedir. Ruhsal açıdan kendisini iyi hissetmeyen be nedenle psikiyatriste başvurmuş ve ilaç tedavisine başlayan kişilerde terapi hizmetinden yararlanabilirler.

Bireysel Terapi Nasıl Yapılır?
Bireysel terapi kişinin seansa geliş amacının belirlenmesiyle başlar ve kişinin seansta gerekli olacağı düşünülen bilgileri alınarak devam edilir. Daha sonra terapinin hedefleri belirlenerek uzman tarafından seanslarda kullanılacak yaklaşımlar belirlenir. Terapi bir sohbet ortamında geçse de sohbet değildir. Her seansın bir amacı vardır ve terapist kişinin belli tekniklerle kendisi ve sorunlarıyla ilgili farkındalıklarını artırmaya çalışır.

Kimler Bireysel Terapi Yapabilir?
Bireysel psikoterapi süreçlerinde kullanılan birçok kuram, teknik ve yöntem vardır. Terapi süreci kesinlikle kişisel gelişim gibi algılanmamalıdır. Çünkü terapi bilimsel bir yöntemdir. Bireysel terapi yapacak uzmanın Bilişsel Terapi, Gestal Terapi, Psikanalitik Terapi, Varoluşçu Terapi, Bütüncül Psikoterapi gibi belli bir kuramsal terapi süreciyle ilgili eğitim almış olması gerekir.

Bireysel Terapi Kaç Seans Sürer?
Terapi kişinin seansa getirdiği sorunlara ve bu sorunların çözümüne göre değişmekle birlikte 6-24 seans sürebilmektedir.

Cinsel Danışmanlık ve Cinsel Terapi

Cinsel terapi bireyin kendi yaşadığı ya da çift olarak cinsel yaşantılarında yaşadıkları tatminsizliklerin ve sorunların çözümünün sağlandığı bir psikoterapi sürecidir. Cinsel terapide çiftin ya da kişinin duygusal sağlık ve huzurunun sağlanıp korunması amaçlardan biridir. Cinsel terapi çiftin ya da bireyin özel ve mahrem alanına saygı duyularak sürdürülen bir süreçtir. Temel hedef yaşanan cinsel işlev bozukluğu nedeni ile bozulan ruhsal dengenin yeniden sağlanması ve bireyin iç dünyasında ya da çift ilişkisinde oluşan gerginlik ve kaygının giderilmesidir.

Cinsel terapinin en başında çiftle beraber cinsel sorunun neden kaynaklandığı buluruz. Sorunun neden kaynaklandığını bulduktan sonra ilk olarak çifte ya da bireye cinsel eğitim veriyorum. Çünkü klinik tecrübelerim ve incelediğim araştırmalar göstermiştir ki yaşanan birçok cinsel işlev bozukluğunun altında cinsel bilgisizlik ve yanlış inanışlar yer almaktadır. Cinsel danışmanlık yaptığım birçok kişi için doğru cinsel bilgilendirme sorunun direkt çözümünü sağlamaktadır. Cinsel terapi sürecinde sadece cinsel işlev sorununun çözülmesinin yeterli olamadığını düşünmekte çiftin ya da bireyin daha olgun ve kaliteli bir cinsel hayatının olabilmesi için daha bütüncül terapi teknikleri uygulamaktayım. Ayrıca çift terapisi teknikleri cinsel terapide çok sık kullandığım tekniklerdir. Çünkü bazen yaşanan cinsel işlev bozukluğu nedeni ile çiftin ilişki kalitesi bozulmaktadır. Ya da çift ilişkisindeki sorunlar nedeni ile cinsel işlev bozukluğu ortaya çıkmaktadır. Bu iki durumda da çift terapisi ve cinsel terapi eş zamanlı çalışılarak çiftin daha kaliteli bir hayat yaşaması hedeflenir. . Hipnoterapide cinsel terapide kullandığım tekniklerden biridir. Hipnoz altındayken birey sorunu daha hızlı değerlendirip daha güvenli deneyimlemekte ve hipnoterapi ile yaşanan sorun daha hızlı çözülebilmektedir. Bu teknikleri kişinin cinsel yaşantısını daha kaliteli hale getirmesi için terapi seanslarında kişiye öğreterek seansları tamamlamaktayım.

Cinsel Danışmanlık Hizmetlerim

*Vajinusmus
*Cinsel İsteksizlik
*Cinsel Sapkınlıklar
*Erkekte Geç Boşalma
*Cinsel Tiksinti Bozukluğu
*Kadında Orgazm Bozukluğu
*Disparoni (Ağrılı Cinsel İlişki)
*Erken Boşalma (Prematür Ejakülasyon)
*Kadınlarda Cinsel Uyarılma Bozukluğu
*Eşcinsellik (Gaylık, Lezbiyenlik-Biseksüellik)
*Erkekte Sertleşme Bozukluğu (Erektil Bozukluk-İktidarsızlık)

Aile ve Çift Terapisi Nedir?

Hayatta sahip olduğumuz birçok rolü sonradan öğreniriz. Bunlardan birisi de karı kocalıktır. Çoğu insan evliliklerini nasıl yürüteceğini, nasıl bir eş olmaları gerektiğini ya kendi ailelerinden öğrenirler ya da sosyal çevreden. Sağlıklı bir ilişki için kişilerin öncelikle ilişki yürütme becerilerini öğrenmeleri gerekir.

Aile ve çift terapisi; bu amaçla değişim ve gelişimi sağlamak adına, aileler ve çiftler arasındaki yakın ilişkinin çalışıldığı danışmanlık hizmetidir.

İnsanların yaşam kalitesini etkileyen en önemli süreçlerden birisi de yakın ilişkilerinin sağlıklı ve duygusal anlamda doyurucu olmasıdır. Çünkü yakın ilişkilerimizde yaşadığımız ve çözüme kavuşturamadığımı birçok problem gündelik hayatımızın akışını da olumsuz yönde etkileyebilmektedir.

Aile ve çift terapisinde amaç, ilişki sırasında yaşanan zorlu ve sıkıntılı süreçlerin ele alınarak çatışmaların çözülebilmesi ve tüm aile üyelerinin sağlıklı yönde değişiminin ve gelişiminin sağlanmasıdır. Hem aile içi ilişkileri düzenlenmesi hem de diğer insanlar ve durumlar ile ilişkilerin düzenlenmesi hedeflenmektedir.

Aile ve çiftlerle olan çalışmaların uzun vadeli etkisi söz konusudur. Terapiye katılan bireyler, kendileri ve diğer aile üyeleri hakkında daha fazla şey öğrenmektedirler. Bireylerin birbirleri ile kurdukları yakın ilişkiler desteklenmektedir. Problemlerle baş etme becerilerinin edinilmesi ile birlikte, sadece o anda yaşanan durumlara çözüm üretilmesi değil, sonrasında da yaşanabilecek bazı zor durumlarla baş edilebilesi sağlanabilmektedir.

Aile ve Çift Terapisinden Kimler Yararlanabilir?

Özellikle aile ve çift ilişkilerinde problem yaşayan herkes bu terapi yönteminden yararlanabilir. Aile ve çift terapisinin çok geniş ve yaygın bir çalışma alanı vardır. Bazen yaşanan bireysel depresyonların bile altında aile içi ilişkilerdeki sorunlar çıkabilmektedir.

Aile ve Çift Terapisi Nasıl Yapılır?

Aile ve çift terapisi almaya kişiler kendileri karar verebildiği gibi bazen de aile mahkemeleri eşlere aile terapisi almalarını önerebilmektedir.

Aile terapisinde birçok yaklaşım mevcuttur. Çocuklu ailelerde uygulanabilecek çocuk odaklı aile terapileri olduğu gibi sadece karı kocalık ilişkisini merkeze alan yaklaşımlar da vardır. Ailenin ve çiftin seansa gelme amaçlarına göre yaklaşımlar belirlenebilmektedir.

Kimler Aile ve Çift Terapisi Yapabilir?

Aile ve çift terapisi özel bir uzmanlık alanıdır. Bir kişinin bu alanda eğitimi yoksa terapinin etkinliği olumsuz olabilmektedir. Aile ve çift terapisi alanında kabul görmüş kişi ve merkezlerden eğitim almış uzmanlar aile terapisi yapabilirler.

Günümüzde Sosyoloji, Hemşirelik, Okul Öncesi Öğretmenliği, Çocuk Gelişimi gibi alanlardan mezun birçok insan terapi yaptığını duymaktayız. Psikoloji formasyonu almamış, kişisel gelişim veya NLP adıyla çalışanların aile terapisi yapması etik olmadığı gibi doğru da değildir. Aileler bu yüzden terapi alacakları uzmanın eğitim geçmişini öğrenmelidirler.

Aile ve Çift Terapisi Kaç Seans Sürer?

Aile ve çift terapisi, duruma göre değişebilmekle birlikte, genellikle 8–24 seans olarak yapılmaktadır. Seans süresi 50 dakikadır.

Boşanma Danışmanlığı Nedir?

Evliliklerin bir kısmı boşanma ile sonuçlanmaktadır. Kimse boşanmak için evlenmemektedir, evliliklerde temel amaç her zaman sevgiyi ve hayatı paylaşmaktadır. Ancak bazen bu amaç gerçekleşmemekte, yaşanan problemler nedeniyle evlilik birlikteliği bozulmaktadır. Eğer evlilik birlikteliği çekilmez hal aldıysa ve ilişki taraflara, varsa çocuklarına zarar veriyorsa sağlıklı olan boşanmaktır.

Geçimsizliğin çözülemediği durumlarda boşanma aslında olumsuzluk değil başvurulması gereken, sağlıklı ve doğru olan bir yoldur. Artık evlilik zorluklarla yürüyorsa, tarafların her ikisi veya birisi için mutluluk yerine mutsuzluk getiriyorsa ve aile danışmanlığı hizmeti sürecinde boşanmanın daha yararlı olacağı anlaşıldıysa bu kararı alıp uygulamak kişi mutluluğu ve sağlığı için en doğru yol olacaktır.

Toplumlar geliştikçe ve bilinçlendikçe boşanmaya bakış açısı farklılaşmakta, çatışmalı bir evliliğin sonlandırılmasının daha doğru olacağı inancı yaygınlaşmaktadır. Boşanmaya soğuk bakan ve kişileri problemli bir evlilikle yaşamaya mecbur bırakan geleneksel anlayışın yerine artık boşanmanın aslında sağlıklı bir yöntem olduğu ve gerekliyse boşanmanın evlenmek kadar doğal bir süreç olduğu düşüncesi yaygınlaşmaktadır.

Boşanma yine de çiftler için kolay olmamaktadır. Kendimizin, aile-akraba ve çevremizin boşanmaya yönelik bakış açıları bu süreci güçleştirmekte ve problem yaşayan pek çok çift boşanma kararı almakta zorlanmaktadır. Burada önemli olan önce eşlerin kendisidir. Çözülmesi mümkün olmayan sorunlarla devam eden evlilik birlikteliği çiftlere ve varsa çocuklarına mutluluk yerine mutsuzluk getirmektedir.

Evlilikte çekilen acılar, sıkıntılar ve problemler kişilerin yaşam kalitesini bozmaktadır. Problemli bir evlilik her halükarda kişilerin fiziksel, zihinsel ve ruhsal sağlığını olumsuz etkilemekte, çok kıymetli olan hayatını üzüntü, sıkıntı ve acılar içerisinde geçirerek gerçek mutluluğu yaşayamamasına neden olmaktadır.

Ergen Terapisi Nedir?
Hayatımızda iz bırakan belki de en önemli dönemlerden birisi ergenlik dönemidir. Kişiliğimizin yavaş yavaş şekillenmeye başladığı, kendimizi keşfettiğimiz, çevremizi ve kendimizi tanıdığımız dönem. Yaşamın her döneminde olduğu gibi ergenlik döneminde de bazı sorunlar yaşanabilmektedir. Bu bazen ergenin doğrudan kendisini bazen de hem kendisini hem de çevresini etkilemektedir. Ergen Terapisi ergene ve ailesine sorunlarıyla baş edebilmeleri için yardımcı olmaktır.

Ergen Terapisinden Kimler Yararlanabilir?
Ergenlik dönemindeki her birey veya ergenlik döneminde çocuğu olan her aile danışmanlık hizmetinden faydalanabilir. Ergen veya aile doğrudan sorun yaşadığı dönemde terapiden yararlanabileceği gibi, bu dönemi daha sağlıklı atlatabilmek adına da terapiden faydalanabilir.

Ergen Terapisi Nasıl Yapılır?
Ergen görüşmesinin başlıca amaçları olası sorunun ne olduğunu anlamak, ergenle terapist arasında iş birliğine dayalı bir güven ilişkisini kurmaktır. Ergen görüşmesi ilk görüşmede ebeveynlerle görüşmeyi de içerir. Terapinin ilk seanslarında ergen, birinin onun duygularını duymaya ve anlamaya çalıştığı deneyimi edinir. Giderek zaman içinde  o sorunu çözmek için mutlaka  bir yol bulunacağı  duygusu geliştirir. Terapist ilk başlarda kendisi ergenin bakış açısını anlamaya çalışacağı bilgisini verir.

Terapist ergenin ilgi alanlarını amaç ve isteklerini,  aynı zamanda ergenin ailesine ve topluma karşı sorumluluklarının neler olduğunu ve bu sorumlulukların bilincine varıp kabul etmesinde ergene destek verir ve rehberlik eder.

Bazı ergenler iletişime açık konuşkan ve görüşmenin amacının fazlası ile farkında olabilir. Diğer bir grup ergen ise utangaç, suçlu ya da savunmacı olabilir. Uzmanın terapinin ilk başlarında amacı varsa bu tarz dirençleri ortadan kaldırmaktır.

Kimler Ergen Terapisi Yapabilir?
Psikoloji formasyonu almış, temel danışmanlık becerilerine sahip ve ergenlik konusunda çeşitli eğitimlerini tamamlamış uzmanlar ergen terapisi yapabilir.

Ergen Terapisi Kaç Seans Sürer?
Terapi süreci ergenin ya da ailesinin terapiye geliş amacına göre değişebilmektedir. Ergenlik dönemi direncin en yoğun olduğu dönem olduğu için birkaç seans sadece terapistle ergenin güven ilişkisi kurabilmesiyle geçmektedir. Ergenlerle yapılan terapiler ortalama 8-16 seans arası sürebilmektedir.

Sabri Çakar, Çalışma Alanlarım